Benim Meselem

sen şimdi oğluna şiirler yazan ve durmadan kaygılanan bir adamsın ya

yağmuru yağmur, kadını kadın, aşkı aşk olarak tarif eden

sen şimdi çaktırmadığın hüznünle aslında yalnız bir adamsın ya

işte belki de en çok bunun için güzelleşiyor dünya, gözlerim bunun için yeşil

tütünü vakitsiz bırakma ihtimalim belirdi patron, askere gitme ihtimalim

düzgün konuşamadığım için barbarlar tarafından şehrin dışına

şehrin dışına: alanlara, ovalara, çadırlara değil, her şeyin uzağına

şehrin dışına: bir uyarıcıyı beklemek için elimde tefle elimde bıçakla

ihanet edilmiş yusuf gibi, çölün ortasında topuğunu yere vuran ismail gibi

şehrin dışına: sürgüne, idama, intikama, baştaki zonklamaya

ne çeşit bir sürgün bu patron, sen benden çok yaşadın bilirsin

bu içerdeki ağrıyı hangi film, hangi kadın, hangi dize dindirir

yorgunum: az önce bitirdim bir günlük öyküsünü dünyanın

yorgunum: az önce düşündüm bileklerimin üzerinde ince bir çizgi

yorgunum: bu yüzden “bu vefasız alemi” dinleyerek şiir yazmayı

yorgunum: bir kalbiniz vardır, onu dinleyiniz diyen adam kadar

yorgunum: bu yüzden bir türlü kuyruğunu yakalayamıyorum kaplanın

ve şair oluyorum ben de bir çeşit ve bir çeşit şair olarak kendimi

bir çeşit şair olarak küçük ve ortanca boy tanrıları

bir çeşit şair olarak patron, anladın sen benim ne demek istediğimi

son şiirim az önce bitti

___________________________________________________________________________________________

İsmail KILIÇARSLAN

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.